Dog'la Konuşmalar (Bölüm 9)


(Yine siyah fon ve duvarların gözükmediği, siyah iki tane yumuşak deri koltuğun karşılıklı konulduğu bir alanda ortada tek bir sehpa bulunmakta.)


Merhaba Douglas, nasılsın?

İyiyim patron sen nasılsın?

Bende iyiyim dostum.

Son görüşmemizden bu yana çok kısa zaman geçti hayırdır?

Bu sefer konu farklı Dog. Bu sefer konu benimle ilgili. Farkında olmadan büründüğüm karakterle ilgili. Sana akıl danışmam gerekiyor.

Tabii buyur, merak ettim.

Son zamanlarda tahammülsüz, sabırsız, unprofessional, eylemden çok söz adamı, politikten ziyade agresif bir kişiliğe büründüm. Sanırım kibrime yenik düştüm dostum.

Mesela hangi konularda? Biraz örnek vermen lazım.

Mesela beraber iş yaptığım insanların kendi pencerelerinden olayı algılayışlarını kabullenemiyor, onları sözde "doğru yola" sokmaya çalışırken agresifleşiyorum.

Sende gayet iyi biliyorsun ki doğru yol diye bir kriter yok. Herkesin doğrusu kendine göredir.

Gayet iyi biliyorum ama buna rağmen kendimi fena kaptırmış vaziyetteyim. Bugün bir konuda insanlarla ters düştüm. Ben fazla haberci ve reklamcı mantığı ile yaklaşıyorum. Belki yaklaşımım iş için doğru. Bunu da tam bilemeyiz tabii lakin insanlar bu fikrime katılmayınca sinirlendim ve resmen kafamın içerisinde onlara aptal gözü ile baktım bu ben değilim resmen bir başkasıydı. Nefret ettiğim, olmak istemediğim bir insan gibi yaklaştım. Annem uyardı da farkına varıp geri adım attım.

Bu süreç pekte şaşılacak bir durum değil patron. Depresyondan yeni çıktın. Zorlu bir sene geçirdin ve hala kafanın içerisinde ki seslerle mücadele ediyorsun. Tilkiler dört bir yanda, gelecek kaygısı vs vs. 

Her başıma geleni depresyona ve eski sevgilime mi yükleyeceğim? Evet depresyona girmeme sebep oldu, beni üzdü tamam ama bunun dışında kalan her şeyi de depresyona yükleyip ona mı mâl edeceğim? Bu devletlerin halkı kontrol altında tutmak için kötü karakterler yaratması ile aynı şey. Yıllarca Amerika insanları "Ruslar geliyor" diyerek suçladı, Türkiye "Dış mihraklar" dedi, Orta doğu "Amerika oyunları" diyor vs. vs. bende bunu mu yapacağım?

Hayır tabii ki. Bunun sonunda farkına varmış olman çözümü beraberinde getiriyor. Sıcak havalar seni zaten hep gergin kılmışken bu kendi kafanda kurduğun gerçeklikler ve problemlerde senin agresifliğini arttırmaya devam ediyor. Bu sana has bir durum değil eğer öyle düşünüyorsan. Toplumların bireyselleşmesinin sebebidir. Bir de insanlar tutturmuş "Toplumdan bıktım insanlara tahammülüm yok, tek başına defolup gideceksin bu diyardan" diye. Yeni motto seni de içerisine almış lakin bunun farkında olmak çözümü de getiriyor. Her şeyden önce bu sorunları tespit edip onları düzeltmeyi ve etkisiz kılmayı hedef edinmelisin. Ayrılık sancısından kurtulmak için erkeklerin büyük kısmı yeni ilişki peşinde koşar. Bunu yapmak sana yarar getirmedi hiç bir zaman.

Bu yüzden kendimi yazmaya verdim.

Bu terapi seni daha iyi yaptı mı? Evet yaptı. Birinci problemi yüksek ölçüde elemine ettin. Sırada dilinde onu yaşatmaktan vazgeçmek var. Anısını canlı tuttuğun sürece ondan kurtulamazsın. 

Nasıl yani?

Geçen gece ondan ne kadar çok bahsettiğinin farkında mısın? Hemde iyi olarak.

Ne yani onu kötü mü anmalıyım? Adından hakaretle mi bahsedeyim?!

Hayır patron, onu anmayacaksın sorulmadıkça. Anısını her daim yaşatmayacaksın. Anısını dilinde yaşatmaktan vazgeçersen, kalbinde de sönecektir.

Çok doğru bir noktaya parmak bastın eski dostum. Kendisine karşı hislerim eskisi gibi değil desemde sadece hafifletiyor ama var etmeye bizzat kendim devam ediyorum. Bu yüzden belki de hala aynı ızdırabın içerisindeyim.

Aynen öyle. Şimdi bu sorundan kurtulduğumuza göre diğerlerine geçelim. Bir senedir içerisinde bulunduğun işler ile egonu tatmin ettin, güzel birliktelikler kurup iyi işler başardın ve başarı çizginde stabilliği korudun yada yükselttin. Bu da sende ister istemez bir ego oluşturdu. Aynı üniversiteyi kazandığın sene olduğu gibi. O dönemde de bu tavırlar seni dibe çekti, şuan da da çekmekte. Tek farkı bu sefer farkındasın. Yapman gereken bu egodan arınıp yeniden önüne bakabilmek. İnsanlardan kendini üstün göremezsin. Üstünlüğün tecrübe ve başarı ile mümkündür. Gerisi safi boş egodur. Bunu yıllarca söyleyen senken aynı tuzağa düşüyorsun.

Peki bundan nasıl kurtulacağım Douglas? Bunu bilinçli yapmıyorum, insanlar aşağılık ben üstünüm demiyorum ki? Oluveriyor.

Derin bir nefes almayı, insanları incelemeyi neden böyle düşündüklerini davrandıklarını analiz ederek ona göre tavır sergilemelisin. Kafanın içini boşaltmak için spor mu yaparsın, film mi izlersin, meditasyon mu yaparsın o senin bileceğin iş. Lakin sakinleşmeye ve kafanı boşaltarak etrafa sakin kafayla bakman lazım. Geveze maymun susmadıkça bunu beceremezsin patron.

Peki son zamanlarda egomun yanı sıra değişen insani bakışımı ne yapacağız? Eski merhametim, feminist bakışım, özgür yaklaşımımın yerini, agresif, nesneci, maddeci, zevk ve keyif düşkünü bencil bir bakış aldı?

Onunda açıklaması basit. Uzun yıllardır molasız çalıştığını kendine o kadar çok söyledin ki kendi ruhunu yordun. Üzerine hayattan keyif almadan deli gibi çalışan bir ameleyim ben dedin, keyif almak için bencil olman gerektiğini işlerden çekilmen gerektiğine kendini inandırdın. Halbuki bu işleri yapmak senin için hep keyif değil miydi? Bunu neden unuttun? Bu yorgunluk merhametini alıp seni bencil kıldı, özgür yaklaşım ile bencilliği karıştırdın. Feministik yanın ise ayrılık sancısından ama artık bunu aştığına göre bunu da düzeltebilirsin. Biten ilişkinin neden bittiğini anlamlandıramamak senin ilişki de eşitlikçi yaklaşımını sarstı. Çünkü etrafında ataetkin düzende süren ilişkilerin başarısının örnekleri var. Ben burada mı yanıldım diyerek kendini sorguladın ve sarsıldın. Ayrıca bilinç altın çektiği acının kaynağı olarak gördüğü kadının kendisinden uzaklaşmasına rağmen bitmediğini görünce kişiye değil genele yaydı belki de acının kaynağını. Yani o kadın yerine tüm kadınlar olarak algıladı. Buda seni kadına bireyden ziyade nesne olarak bakmaya doğru itmiş olabilir. Bundan kurtulmakta çok kolay çünkü annenin dediği gibi özünde var olan sen, elbet tekrar gün yüzüne çıkarsın.

Durumu çok güzel analiz etmişsin dostum. Haklısın kendimi sorgularken yanlış örnekler ve yöntemler kullandım. Bunun sonucunda ortaya çıkan negatif durumları da tek bir kişiye yükleyerek kendimi hep ak kaşık olarak varsaydım. Bu da benim toplumdan üstte görmeme egomun şişmesine neden olan bir dizi olayı tetikledi. Kendi kabahatlerimi başkasına yüklemek kolay. Bilinçte onu över ve anısını yaşatırken bilinç altımda suçlu bulup hüküm giydirdim. Bu onun bana yaptığının aynısıydı. Ona  kızarken aynısını ben yaptım. Sanırım derin bir nefes alıp yeniden hayata pozitif bakmanın zamanı geldi. Peki son bir problem kaldı. Bu içine ettiğimin sıcaklarından nasıl kurtulacağız?

Ha ha ha. Geç klimanın altında yak bi sigara iyi gelir.











Yorumlar

Popüler Yayınlar