2 Dakika

Okuma süresi: 4 dakika

Bugün 29 Ekim 2024 Salı,

Bugün İstanbul’da herhangi bir tören ya da kutlamaya katılamadan sabah tören saatinde babaannemin evinin yolunu tuttum. Bu sabah kendisine bakmaya gitmem gerekiyordu. Bu yüzden araçtan inip eve yürürken hoparlörlerden borunun sesi yükseldi ve hayatım boyunca şartlandığım üzere topuklarımı birbirine vurup ellerimi pantolonumun çizgisine sabitledim ve gözlerimle bayrak aramaya başladım. Cami’nin penceresinde sallanan ufak bir bayrağı gözümü kestirdim. İki saniye geçmeden önümden birileri geçmeye başladı ve arkamda “HALİL!” diye bağıran esnafı duydum. Etrafa bir baktım ki hazır ol da duran bir ben varım. Hayat akıyor. 

Ben ortaokul ve lise yıllarını Ayvalık’ta geçirmiş bir insan olarak bu durumu, bilhassa da Cumhuriyet’in 101. yılında Sarıyer gibi uzun yıllardır Atatürkçü geçinen bir muhitte görmeyi hiç mi hiç beklemiyordum. Ayvalık’ta her Pazartesi sabah ve Cuma akşam üstü belediye hoparlörlerinden İstiklal Marşı anons edilir ve tüm şehir 1 dakikalığına hazır ol’a geçer. Belki her hafta 2 kere bunun yapılması İstiklal Marşı’nın anlamını yitirmesine neden oluyor diyordum ancak 29 Ekim'de hoparlörlerden İstiklal Marşı okunurken bir vatandandaşın dahi 2 dakikalığına saygı duruşuna geçmemesi, bu alışkanlığın daha da yaygınlaşması gerektiğini gösteriyordur? 

Vatanseverlik sadece “Alayı gelsin biz Mustafa Kemal’in, Teoman’ın, Fatih’in torunlarıyız, savaşırız” veya “Her Türk asker doğar!” demekle olmuyor. Bu değerleri benimsemek ve korumak gerekiyor. 23 Nisan, 19 Mayıs, 30 Ağustos ve 29 Ekim. 4 adet milli bayram ve bir de 10 Kasım milli matem günü olmak üzere 5 milli değeri olan günümüz var. Bu günlerde törenlerin başında birer dakikalık saygı duruşu ve bir dakikalık milli marş okunması yılda 8 dakika eder. 10 Kasımla beraber 10 dakika. Bağımsızlığımızı, milli kültürümüzü, bayrağımızı ve daha pek çoğunu borçlu olduğumuz insanlara ve değerlere bir ritüel olarak yılda 10 dakika ayırabilmek, minnetini ve saygını ifade etmek, coşkuyu yaşamak gerçek vatanseverliğin temel yapı taşlarından birisidir. 

Bereket, 13 gün sonra televizyon haberlerinde 10 Kasım 09:05’te otobüslerin, arabaların akan trafikte durup siren sesinde saygı duruşuna geçtiğini göreceğiz. Bu sembolik saygıyı marşa ve bayrağa, cumhuriyetimizin, devletimizin tüm milli değerlerine uygulamadıkça Atatürk’ün vefatının ölüm yıldönümünde saygı duruşunda bulunmamızın da bir anlamı kalmayacaktır. Çünkü Mustafa Kemal “Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kafidir.” diyerek bunu bize vasiyet etmiştir. 

Ülkemizin siyasi, ekonomik ve toplumsal çok zor sınavlar verdiği bu günlerde birleşmemiz gereken yegâne nokta cumhuriyet ve ülkenin kurucu değerleridir. Eşit, muasır uygarlık seviyesine giden yol tektir. Özgür Demirtaş’ın ekonomi duygusal değildir rasyoneldir ve yolu tektir diyerek önerdiği konvansiyonel yollar aynı şekilde uygarlık yolu içinde geçerlidir. Bu yola paralel inşa edilen cumhuriyetimizin temel yapıtaşlarına bağlılığımız ve saygımız neticesinde geleceğimiz yeniden umutla dolacaktır. Tüm bu temenniler ışığında cumhuriyetimizin 101. yaşı kutlu olsun. Cumhuriyetimizin kurucuları başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehit, gazi ve yolu cumhuriyetten geçenlere selam olsun!

Herkesi bir dakikalık saygı duruşuna ve ardından İstiklâl Marşımızı coşkuyla okumaya davet ediyorum!

Yorumlar

Popüler Yayınlar